6 Ocak 2010 Çarşamba

aşurenin tarihçesi

İnsanların beslenme alışkanlıkları; yaşadıkları zaman, yer, coğrafi koşullar, ekonomik durum ve dini inanış gibi bazı nedenlerden etkilenmektedir.


Aşure bir yemek değil bir tatlı çeşidi dir.

Aşure kelimesinin aslı “âşûrâ”dır.

Kameri takvimine göre kurban bayramından sonraki ay ilki olan muharrem ayının onuncu günüdür



2007 yılında 29 Ocak ayın’a rastlar-ki bu gece aşure gecesi,ertesi gün de aşure günüdür..



Bu günün bir öncesi ve bir sonrası na gelen iki gün oruç tutulması sünnettir.

Aşure günü oruç tutmak dinimiz ce yasaktır.



Bir gün evvel ve bir gün sonra tutulan oruç,meleklerin ,peygamberlerin , şehitlerin ve Salihlerin ibadetleri gibi sevap kazanır.



Hadisi şeriflere göre;tavsiyeler aşağıda açıklamıştır.



O gün akrabaları ziyaret etmek, ilim veya zikir yapılan yerde bulunmak, sadaka vermek, çok selam vermek, çoluk çocuğu sevindirmek, o gün eve ufak-tefek erzak almak,bol- bol dua etmek,kuşluk vaktinde iki-öğle ile ikindi vakitleri arasında dört rekat namazı bu gün için kılmak , ”lâ havle ve lâ kuvvete illâ billâhil-aliyyil-aziym” duasını ümmeti-Muhammed in selameti ve kurtulması için okumak ve aşure gününe gusül abdesti alarak başlamak.



Aşurenin dinsel niteliğine ilişkin halk arasın da söylentiler şunlardır;

----Yerlerin ve göklerin bu günde yaratıldığına inanılması

----Hz Yunus un balığın karnından çıkması

----Hz Eyyyub un hastalıklardan kurulması

----Hz İdris in göğe çıkması

----Hz Musa nın Kızıldeniz i geçmesi ve firavunlara helak olması,sonradan da kurtulması

----Hz İsa nın doğumu, Ölümden kurtulup diri olarak göğe çıkması

----Kıyametin bu gün kopacağına inanılması----Hz. Âdem in tövbesinin kabul edildiği gün

----Hz İbrahim in ateşte yanmaktan kurtulduğu gün

----Hz Yakup un oğlu Yusuf a kavuştuğu gün

----Hz Nuh un gemisinin tufandan kurtulup suların çekildiğin de Cudi dağına oturduğu gün. Yine bu inanışa göre Hz.Nuh gemide kalan erzakların hepsini karıştırıp sulu bir yiyecek pişirilmesini söylemiş.Tufandan kurtulanlar da içtikleri bu tatlı çorba ile bayram etmişler.O günün anısına da bu tatlı çorbanın yapımına devam edilmiştir.

----Hz Hüseyin in Kerbele da Muharrem ayının onuncu günü şehit edilmesi ve onunla beraber burada ölenlerin hatırası , ruhları için pişirilip dağıtılır olmuş.

----Müslümanlar arasında aşure denen çorbanın pişirilip gelen misafire ikramı komşulara dağıtılması geleneği komşuluk ilişkilerini geliştirme , hayır işlemek, hediyeleşmek, gönül almak toplumsal birlikteliği devam ettirmek için güzel bir vesile olmuştur





Trakya da inanışa göre;aşure tenceresinin kapağı 1,5 yasini şerif okunarak dua ile açılır.Kapak içine birikmiş buhar ile parmak ıslatılır, ev halkının gözlerine göz kapaklarına göz altlarına göz içlerine gelen kısımlara “besmele” ile hafifçe şifa niyetiyle sürülür.Aşure nin anlamını bilip ihlas la yemek kişiye şifa verir.



Besin değeri yüksek olan aşurenin bir pozisyonun da yaklaşık 500-600 kalori bulunmaktadır.Az miktarda malzemenin pişirilmesine rağmen çok bereketli olan arşenin bu özelliğini pişirince ;

“aşure can a can katar

pişirince bir köye yeter”

Aşık Muhlis Denizer ;ın mısraları sanırız çok iyi anlatmaktadır

Hiç yorum yok: